Birlikte Keşfedelim!

Seksen Günde Devrialem

Seksen Günde Devrialem ile geçmişin macerasından bugünün dijital yolculuğuna birlikte çıkmaya ne dersin?

Yazıcı Bartleby- Yapmamayı Tercih Ediyorum.

“Yazıcı Bartleby” – Modern insanın yalnızlığına, çalışma hayatının mekanikleşmesine ve bireyin sessiz direnişine açılan bir kapı. Bu videoda Melville’in unutulmaz karakteri Bartleby üzerinden toplumsal eleştiriyi, bireysel yabancılaşmayı ve günümüzle kurduğu derin bağı analiz ediyorum. İzleyerek tartışmaya sen de katılabilirsin.

Kırmızı Pazartesi

Toplumun suskunluğunu bir cinayetin ortağı olabilir mi?

Füruğ'un Şiirlerinde Kadın

Modern İran Şairi Füruğ'un şiirlerinde kadın imgesi ve rolü hakkında bir video.

Tezer Özlü ile Birey Olmak: Çocukluğun Soğuk Geceleri

Tezer Özlü’nün Çocukluğun Soğuk Geceleri adlı eserinde birey olma mücadelesini ele aldım. Toplumun dayattığı kimliklerle özgün kimliğimizi kurma çabasını, mekânların sembolik anlamlarını ve birey olmanın bedelini tartıştık.

“Ben Kimim? Kim Olabilirdim?” | Mr. Nobody Filmi Üzerine Düşünceler

“Hayatımız, verdiğimiz kararların toplamı mıdır?” Bugün sizlerle, yalnızca bir film değil, aynı zamanda edebî bir metin gibi okunabilecek bir başyapıtı konuşuyorum: Mr. Nobody. 2092’de dünyada kalmış son ölümlü olan Némo’nun hikâyesi bize yalnızca bir bilimkurgu değil, aynı zamanda kimlik, seçim, kader ve zaman üzerine derin sorular soruyor. Filmdeki çoklu ihtimaller, postmodern edebiyatın anlatı tekniklerini sinemaya taşıyor; bize “Ben kimim? Kim olabilirdim?” sorusunu yeniden düşündürüyor.

Truman Show: Özgür müyüz, Yoksa Sadece İzleniyor muyuz?

“Truman Show bize neyi anlatıyor? Sıradan gibi görünen bir hayatın aslında baştan sona bir senaryo olduğunu fark eden Truman’ın hikâyesi, günümüzde özgürlük, gözetim ve algoritmalar üzerine düşündürücü bir alegori sunuyor. Bu video tamamen eğitim amaçlı hazırlanmıştır. Film sahneleri üzerinden sahte mutluluk, görünmez gözetim ve özgürlük yanılsamasını inceliyorum. Sizce biz gerçekten özgür müyüz, yoksa görünmez senaryoların içinde mi yaşıyoruz?

Wall-E ve Cesur Yeni Dünya: Konforun Zincirlediği İnsanlık

Pixar’ın unutulmaz filmi Wall-E ve Aldous Huxley’nin distopik klasiği Cesur Yeni Dünya… Biri çöplerle boğulmuş bir gezegende yalnız bir robotun hikâyesini anlatır, diğeri ise sahte mutluluklarla uyuşturulmuş bir insanlığı. İkisi bir araya geldiğinde tek bir gerçeği haykırıyor: İnsanlık yalnızca felaketlerle değil, tatlı bir uyuşuklukla da yok olabilir. Bu videoda, teknolojik konforun ve yapay mutluluğun nasıl birer zincire dönüşebileceğini birlikte sorguluyoruz.